Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından hem geçtiğimiz yıl hem de 2017 yılında tarımda üretim yöntemlerinin modernleştirilmesi ve kontrollü tarım yapılarak tüketicinin daha fazla kazanç elde etmesini sağlamak için birçok çalışma yürütülmektedir. Bunlardan birisi olan Milli Tarım Projesi, 2016 yılının sonlarında açıklanmış ve asıl uygulama alanını 2017 yılında bulmuştur. Bu proje ile birlikte hem Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı hem de Başbakan Binali Yıldırım tarafından birçok açıklama yapılmıştır. Buradaki açıklamaların geneline bakacak olursak, parçalı olan arazilerin birleştirilerek verimin arttırılması, ithalat ve ihracat konularında devlet müdahalesinin yapıpması ve hangi bölgede hangi ürünlerin yetiştirilmesi gerektiği gibi konularda çalışmalar bulunmaktadır.

Bu proje ile birlikte, tarımsal üretimde kontrol söz konusu olurken, çiftçilerin finansal açıdan da rahat etmesi için hem devlet destekli hibeler hem de Ziraat Bankası tarafından uygun koşullarda kredi verilmesi de söz konusu olacaktır. Tarımsal faaliyetlerde bulunan kişileri oldukça sevindiren bu durumda, projenin belirlediği kurallar da uygulanmaya başlamıştır.

Milli Tarım Projesi’nin Kapsamı

Devlet destekli olarak geliştirilen bu projede, nelerin nasıl yapılacağı konusunda hem bakanlık hem de Başbakan Binali Yıldırım tarafından birçok açıklama yapılmıştır. Bu açıklamalara göre, projenin içeriği hakkında şu bilgileri verebiliriz.

1. Bu proje ile birlikte tarımda üretimler havza bazlı olarak gerçekleştirilecektir. Yapılan açıklamalara göre Türkiye’de 941 adet havzanın olduğu ve bu bölgelerde yapılan araştırmalar sonucunda hangi ürünlerin daha iyi bir şekilde üretilebileceğinin tespit edildiği bilinmektedir. Bundan dolayı tarım arazilerinde verimin arttırılması için belirlenen ürünlere yönelmek gerekmektedir.
2. Tarımsal üretimde verimi arttırırken, çiftçilerin ekonomik açıdan rahat etmesi için de gübre fiyatlarında ciddi indirimler yapılmaktadır. Geçtiğimiz yılın fiyatlarına baktığımızda, 2017 gübre fiyatlarının %23 daha ucuzladığını görmekteyiz. Gübrenin yanı sıra, çiftçilerin mazot alımlarında daha uygun fiyatlardan faydalanması ve mazotun bir kısmının da devlet tarafından ödenmesi amaçlanmaktadır.
3. Şuan ülkemizdeki 184 ova, artık SİT alanı olarak ilan edilecek ve 7 milyon hektara yakın arazi de tapulaştırılarak halka dağıtılacak.
4. Damızlık yetiştirme konularında ithalata yönelme söz konusu olacak. Şuan 25 il merkezi ve merkeze bağlı bölümlerde, mera hayvancılığı için özel alanlar oluşturulacak. Bu il merkezleri, Türkiye’deki mera varlığının yüzde 52’si ve büyükbaş hayvancılık faaliyetlerinin de %32’lik kısmını oluşturmaktadır. Eğer meralarda hayvancılık yapmak isteyen kişiler olursa, onlar için ıslah şartı ile cuzi rakamlar karşılığında kiralama işlemleri başlatılacak.
5. Piyasada alım ve satım fiyatları arasında oluşabilecek dalgalanmaların önlenmesi ve piyasanın dengede kalması amacıyla, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin daha fazla ön planda olması sağlanacak.
6. Tarım ve hayvancılık alanında sunulacak destekler, artık yılda iki kez verilecek. Buna göre, ilk destekler Nisan ve Mayıs aylarında, ikinci destekler ise Eylül ve Ekim aylarında verilecek. Bu tarihlerin dışında herhangi bir başvuru ya da ödeme işlemi de yapılmayacak. Bu tarih aralığı belirlenirken de hasat ve ekim tarihleri göz önünde bulundurulmuştur.

Miili Tarım Projesi

Görüldüğü gibi Milli Tarım Projesi ile birlikte yalnızca çiftçilerin maddi açıdan desteklenmesi değil, onlara fayda sağlayacak alanlarda üretim yapılması ve hem tarım hem de hayvancılık için hazine arazilerinin kullandırtılması söz konusu olmaktadır. Başbakan Binali Yıldırım tarafından yapılan açıklamalarda dikkat çeken bir diğer nokta ise, süt fiyatlarına yönelik olmuştur. Bilindiği gibi hayvancılık ile uğraşan kişiler, sütlerini toplu bir şekilde firmalara satarken, çok düşük fiyatlara katlanmak zorunda kalıyordu. Yapılan açıklamalar ile birlikte, süt fiyatları için bir taban fiyat uygulamasına gidileceği ve bu fiyatın altında alım ve satımların da yasaklanacağı belirtilmektedir.

Milli Tarım Projesi’nden Kimler Faydalanacak?

Geliştirilen proje, Türkiye’nin genelini kapsamaktadır. Bundan dolayı tarım ya da hayvancılık ile uğraşan her birey, bu projeye dahil olabilecektir. Başvuruların büyük bir kısmı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından kabul edilecek. Bu proje sayesinde, sunulacak krediler, hibeler ve diğer tarımsal uygulamalarda, resmi dairelerdeki zaman kaybı da neredeyse sıfıra indirilmiş olacak. Çünkü bu proje sonrasında, arazi tapulaştırmaları, başvurular, onaylanan projeler ve sunulacak krediler ile hibeler, tek bir bakanlık tarafından verilecektir. Havza alanlarında yaşayan kişiler için ise, dönem dönem  Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından hem projenin tanıtılması hem de yönlendirme amacıyla seminerler verilecektir.